İthalat Muhasebe Kaydı Nasıl Yapılır
İthalat muhasebe kaydı nasıl yapılıyor. İşletmenin yurt dışı satıcıya avans transferi ile ithalatın muhasebe kaydı başlıyor. Daha sonra ithal mal gümrüğe geliyor. Gümrükte gerekli vergi ve diğer giderler ödeniyor bu şekilde ithalat işlemleri tamamlanıyor.
İthalat Yaparken Nelere Dikkat Etmeliyiz
Yakın zamana kadar ithalatta işletmenin şahıs veya şirket olmasında bir sınırlama yoktu. Ancak 2020’nin sonunda başlayan yeni uygulamayla şahıs firmalarının bazı ürünleri ithal etmesine kısıtlama getirildi. Bu nedenle şahıs işletmeleri de sermaye şirketi kurmak zorunda kaldı.
Bu yeni uygulamanın amacı sürekli artan ithalatı önleyip, firmaları imalata yöneltmekti. Bunun yanında ek gümrük vergilerinin arttırılması veya şahıs işletmelerine ithalat kısıtlamasının getirilmesi ithalatın artmasına çözüm olmadı. Bilakis bu uygulama ek maliyet olarak tüketiciye külfet olarak yansıdı.
İthalat muhasebe kaydını doğru yapmamız önemlidir. Çünkü hatalı kayıtlar, malın maliyetinin yanlış hesaplanmasına neden olur. Aynı zamanda hatalı kayıtlar firmaya ceza olarak ek külfet de getirebilir. Özellikle ithalatta kur farkının cari hesaplara doğru şekilde kaydedilmesi de önemlidir.
İthalatta, gümrük masraf ve bunun ödemelerini gümrükçümüz yapıyor. Buna karşılık gümrük firması, adımıza yaptığı harcamaların dökümünü dekont düzenleyerek ithalatçı firmaya ibraz ediyor. İşletmeye verilen dekont bilgilendirme ve evrak akışını izah içindir. Dekontun ekinde aracı firmalara yapılan ödemeler ve banka makbuzları da bulunuyor. Elbette işletmeye gelen dekontu yorumlamadan, hele hele harcamanın kaynağını anlamadan, malın maliyetine kaydetmemiz hatalı işlem olur.
Şöyle ki; Gümrükçü, firmamız adına bazen depozito veya emanet para da yatırabiliyor. Ancak daha sonra bu paraları geri alıyor. Elbette gümrükçü geçici süreliğine yatırdığı para da olsa dekont ile firmamıza yansıtıyor. Ancak daha sonra emanet veya depozito olarak verilen paralar geri alınıyor.
Bu nedenle Dekontta yazan paraların kaynağı anlaşılmıyorsa gümrükçüye sorup öğrenmemiz gerekiyor. Ancak gümrüğe ödediğimiz vergi ve masrafları malın maliyetine atabiliyoruz. ithalat muhasebe kaydının sağlıklı olması için bu önemli bir konudur.
İthalatı Gerçekleştiğinde Uygulanan Kur Bilgisi
İthalat gümrük beyannamesindeki döviz tutarı, bir önceki günün döviz satış kuru ile çarpılıyor. Bu hesaplama ile ithal malın TL değerini buluyoruz. Gerçi gümrük beyannamesinde de ithal malın USD ve TL tutarını görebiliyoruz. İthalat muhasebe kaydında kur bilgisinin özel bir yeri vardır ve muhasebe kaydı önemlidir.
Gümrük beyannamesinde eğer FOB yazıyorsa ithalatta navlunun hariç olduğunu anlıyoruz. Bu durumda gümrük beyannamesinde taktir edilen navlun bedeli de bulunuyor. Gümrük beyannamesindeki navlun bedelinin maliyet açısından bizim için her zaman anlamı yoktur. Gümrük beyannamesinde dikkat edeceğimiz FOB/CIF olarak yazılan USD/TL şeklindeki malın tutarıdır. Bu da o günkü döviz kuru ile gümrük beyannamesindeki malın döviz tutarının çarpımıdır.
İthalat muhasebe kaydında yapılan hatalardan biri de gümrük beyannamesinde yazdığı halde maliyete alınmaması gereken bazı tutarlar olabiliyor, şöyle ki;

- Eğer evrakların içinde sigorta poliçesi yoksa gümrük müdürlüğü varmış gibi bir tutar belirler
- Navlun faturası yoksa ve FOB geldiyse, idare %10 oranında navlun hesaplar
Gümrük müdürlüğü, prosedür gereği gümrük vergisi ve KDV matrahına belgesiz bazı tutarları da ilave ediyor. Oysa ki ilave tutarlar sadece gümrük vergisi ve KDV hesaplaması içindir. Gümrük idaresinin belgesiz de olsa matrah tespiti için yazdığı tutarlar, ithal edilen malın maliyetine dâhil edilemiyor. Bu yüzden ithalat muhasebe kaydında dikkat etmek, maliyetin doğru hesaplanması için önemlidir.
İthalatta Kullanacağımız Hesap Kodları
İthalatta kullanabileceğimiz hesap kodlarını detaylandıralım;
- İthal Mal Hesabı 159 50 01
- Navlun Gideri Hesabı 159 50 02
- Gümrük Vergisi Hesabı 159 50 03
- Ek Gümrük Vergisi Hesabı 159 50 04
- Ordino Gideri Hesabı 159 50 05
- Kur Farkı Gideri Hesaba 159 50 10
- 159 50 06 Nakliye, Konşimento, Ardiye, Damga Vergisi (şeklinde isteğe bağlı)
Peşin ithalat veya vadeli ithalat yapıyorsanız genel prensip olarak;
- 159 10 01 X Firması avans hesabı
- 320 10 01 X Firması (ithalat)
cari ve avans hesaplarını kullanabilirsiniz.
İthalat Muhasebe Kaydı ve Aşamaları Nasıldır?
Döviz transferinin muhasebe kaydı yapılırken, banka hesabı alacaklı, Satıcılar avans hesabı borçludur. Hesap düzeni açısından bundan taviz vermemeliyiz. Hiç bir zaman avans hesabı yerine 320 Satıcılar hesabının kullanmamalıyız. Başa dönmek için tıklayınız.

İşletmeler mal gümrüğe gelmeden, hatta bir kaç ay öncesinden yurt dışı firmaya avans olarak döviz transferi yapabiliyor. Bu sayede yurt dışı firması malda % 2 ila % 5 oranında indirim yapabiliyor.
Peşin ithalatlarda mal gümrükten çekilmeden önce bedelinin yurt dışı firmaya transfer edilmesi zorunludur. Aksi durumda vadeli ithalat olur ki bu durumda gümrük vergisine ilave olarak KKDF gibi ek vergi hesaplanıyor. Elbette bu durum da işletme için ek maliyettir. Bunun yanında ithalat muhasebe kaydında KKDF olması işlemin vadeli ithalat olduğunu gösterir. Para transferi yaptığımızda yardımcı hesapta döviz takibini de yapmalıyız. Zira oluşacak kur farkının da kayıtlara alınması zorunludur.
İthalat gerçekleştiğinde bir önceki günün döviz satış kuru dikkate alınıyor. Bu nedenden dolayı da döviz transferinde de satış kurunu dikkate almalıyız. Elbette bu kur hesabı diğer dövizli giderler içinde geçerlidir. Zira Gümrük idaresinin ithalatta gümrük beyannamesine yazdığı tutar bizim için geçerlidir ve o tutarı kullanmalıyız. Ancak diğer navlun, konşimento gibi faturalara satıcı firma faturaya kur bilgisi yazabiliyor, eğer faturada kur yoksa bir önceki günün döviz satış kurunu yazabiliriz. Bütün bu işlemler ithalat muhasebe kaydının püf noktalarıdır.
İthal Edilen Malın Gümrüğe Gelmesi ve Muhasebe Kaydı
İthal edilen malın muhasebe kaydını iki şekilde yapabiliyoruz. İthalat muhasebe kaydında en önemli nokta oluşan kur farklarının doğru şekilde kaydıdır. Öncelikle belirtelim ki ilk kayıt şekli VUK Genel Tebliğine uygundur. 238 no.lu VUK Genel Tebliğinde, satın alınan malın, stoklara girene kadar yapılan harcamaların maliyete atılması yönündedir. Aynı zamanda kur farkları da maliyete eklenen unsurdur. Bu bağlamda kur farkının işletmenin lehine ve aleyhine olması durumu değiştirmiyor. Ancak bununla ilgili sarih bir beyan yoktur. Yani dövizden kaynaklanan kur farkının iki şekilde de işlenmesi uygundur.
Peşin ithalat için muhasebe kayıt aşamalarını izah edeceğiz. Yazının akışında ithalat kayıtlarına ilişkin genel bilgi ve örnekler de vereceğiz. Ancak özelliğine istinaden, gümrükten çekilen malın giriş kaydını öncelikle anlamamız gerekiyor.
İthalatta Kur Farkını Nasıl Maliyete Atarız
İthalata ilişkin muhasebe kaydında dikkat edeceğimiz önemli konu ithalatta oluşan kur farkını maliyete nasıl atacağımızdır. Konu ile ilgili YouTube paylaşım kanalında video olarak açıklamamız vardır. https://www.youtube.com/watch?v=QiAlHS4VE1s
1.Kayıt Şekli; ana sayfaya dönebilirsiniz.

Örneğimizde 80.000 USD dövizi ithalat için transfer ettik. Transfer zamandaki döviz kuru 8,30160 TL. Buna karşılık ithalat 31.05.2021 tarihinde gerçekleşiyor ve döviz kuru 8,56509 TL’dir. Her ne kadar fazla kur artışı olmadıysa da 1.392,79 TL’lik bir kur artışı oluyor.
Örneğimizde ithal edilen ürün 5.285,77 $’dir. iki tarih arasındaki kur farkından dolayı 1.392,79 TL kur farkı oluşuyor. Bunu da malın maliyetine atmak için 159 No.lu ithalat Kur Farkına atıyoruz. Daha sonra malın maliyetine devrediyoruz.
Özellikle şunu unutmayınız ki önemlidir. Gümrük beyannamesinin muhasebe kaydını yaptıktan sonra. 159 Avans hesabından, 320 Yurt Dışı Satıcılar hesabına virman yaparak 320 No.lu Hesabı kapatmalıyız. Zira sürekli ithalat yapan firmalarda avans hesabı her zaman borç bakiyesi veriyor. İşletme eğer aynı firmadan mal alıyorsa önce transfer yapar, mal da parça parça gelir.

Her tamamlanan ithalatın sonunda 320 No.lu hesabı avans hesabına virmanlayarak 320 no.lu cari hesabı kapatmalıyız.
İthalattın muhasebe kaydında dikkat edeceğimiz nokta, transfer döviz kuru ile malın gümrüğe geldiği zamandaki döviz kurudur. Arasındaki müspet artış, kur geliri gibi dursa da mal henüz depomuza alınmadığı için maliyet unsurudur. Nasıl ki menfi azalış, kur farkına atılıyorsa, müspet kur artışının da maliyete atılması gerekiyor. Bunun üzerine yapacağımız işlemi sıralayabiliriz.
- Gümrük beyannamesindeki mal bedelini, yazılı değeri üzerinden, mal alış hesabına kaydediyoruz
- Yurt dışı firmaya transfer tarihindeki kuru üzerinden alacak kaydı yapıyoruz
- Aradaki müspet veya menfi kur, kur farkı hesabının borç veya alacağına kaydediyoruz.
Buradaki ana fikir: Sipariş için transfer yaptığımız tutarın TL değeri bizim için malın gerçek maliyetidir. Zira döviz transferini ithal mal için gönderdik. Ancak gönderdiğimiz transferle ilgili o yıl ithalat yapmadıysak, avans hesabındaki dövizin kur güncellemesi yapıp, Kur geliri olarak kayda almamız gerekir. Sadece o yıl içindeki işlemlerde kur geliri hesabını kullanmadan, kurdaki artış veya azalışı malın maliyetine atıyoruz.
Transfer Formu Olmadan İthalat Muhasebe Kaydı
2-Kayıt Şekli
Transfer bildirim formu gelmediğinde kayıtlar hatalı oluyor. Bu nedenle ithalat muhasebe kaydı yapılırken transfer tutarının ve kur bilgisinin temini zorunludur. Her ne kadar uğraşsak da temin edemediğimiz durumlar da oluyor. İthal mala ilişkin transfer tarih bilgisi kayıtlardan çok sonra muhasebeye gelebiliyor. Oysa ki mal gümrüğe geldiğinde, gümrükten çekilen malın maliyeti transfer tarihindeki kura göre hesaplanarak muhasebe kaydı yapılıyor. Transfer bilgisi olmadan kayıt yapıldığı için sonradan transfer kayıt formunun da dikkate alınması gerekir. Oysa hesaplar kapandığı için çıkan kur farkını ancak 656 veya 646 hesapları cari hesapla ilişkilendirerek kapatabiliyoruz. Baş tarafa dönebilirsiniz.

Şunu da belirtelim ki; eğer firma sahibinden gerek banka transfer bilgisini gerekse gümrükten çekilen ithalatın hangi tarihte gönderilen transfere göre düşüldüğü bilgisini alamazsa, gümrükçüyle irtibata geçerek ondan temin edebiliyoruz.
GÜMRÜK VERGİSİNİN MUHASEBE KAYDI:

Peşin ithalat olduğu için KKDF hesabı buradaki muhasebe kaydımızda yoktur. Eğer ithalat vadeli olsaydı gümrük makbuzunda KKDF tutarı da bulunurdu. Kayıt düzeni açısından gümrük vergisi dekontunu bağımsız olarak tek fiş şeklinde kaydetmeliyiz. Zira evrak düzeni yaptığımız işimizin göstergesidir.
Gümrükçü yaptığı harcamaları tek dekontla işletmeye iletir. Bu dekontta;
- Gümrük vergisi
- Gümrükte ödenen harç ve mesai ücretleri
- Aracı firmalara ödenen tutarlar
- Oda ve derneklere ödenen tutarlar bulunur.
Dekontta geçen bütün harcama ve ödemeleri, dekont tutarıyla uyumlu olması için tek fişe kaydedersek hata yapmış oluruz. Zira dekontun içerinde cari hesap ödemesinin yansıtılması yanında, gümrük vergisi ve benzeri harcamalarda vardır. Oysa bu fişini yorumlanıp, anlamlandırılması oldukça zor olacaktır. Bu nedenle aynı dekont numarasını kullanarak harcama ve ödemeleri farklı fişlere kaydetmemiz evrak düzeni açısından önemli ve doğru olur.
GÜMRÜKLEME BEDELİNİN MUHASEBE KAYDI:

Gümrükçü yaptığı hizmetten dolayı, işletmeyi gümrükleme hizmet faturası düzenler. Bu işletme için maliyete atılması gereken bir harcamadır.
İTHALİ YAPILAN MALIN ARDİYE MUHASEBE KAYDI:

Önemine binaen tekrar edelim ki ithalatta önemli nokta transfer ve yurt dışı satıcı hesabının doğru şekilde kapatılmasıdır. Bunun dışında navlun, ardiye ve gümrükteki diğer masrafları standart muhasebe fişine kaydedebiliyoruz.
Navlun faturaları KDV’den muaftır. Ancak küçük tutarda da olsa içinde KDV’li gider de olabiliyor. Giderler ayrıştırılıp muhasebe kaydını o şekilde yapıyoruz.
İthalatı Yapılan Malın Maliyet Bedeline Aktarılması
Ancak bunun yanında navlun bedeli, ordino bedeli, konşimento bedeli, gümrük mesai ücreti, şehir içi nakliye ücreti gibi ilave muhasebe kayıtları da oluyor. İthalat dosyasındaki resmi belgeler kayda alındıktan sonra toplanan harcamaları malın maliyetine yani 153 no.lu hesaba aktarıyoruz. Bu kayıtla ithalat muhasebe kaydını tamamlıyoruz. Yazının başına dönebilirsiniz.

Transit ihracat da bir nevi ithalatın gümrüklenmemiş halidir. Malı ithal eden firma gümrükten malı çekmez doğrudan başka ülkeye ihraç eder veya gümrüğe gelen malı serbest bölgede işlem yapmadan başka firmaya devreder. İthalat muhasebe kaydında olduğu gibi transfer ithalatta da dikkatli olmalıyız. Elbette arada oluşan kur farkını da dikkate almalıyız.
Gümrük vergileri ithal edilen ürünlerin cinsine göre farklı oranda olabiliyor. Gerek vergi oranı gerekse KDV oranı yönünden maliyet hesabına dikkat etmeliyiz. Gümrük beyannamesinin ekinde her ürünün cinsi, gümrük vergi oranı ve KDV oranı ayrı ayrı yazar. Birim maliyeti hesaplanırken oranlara da dikkat etmeliyiz.
Muhasebede Evrak Akışı Önemlidir
Muhasebe işlemlerinde olduğu gibi ithalat muhasebe işlemlerinde de evrak temini önemlidir. Muhasebecilere evrak akışının zamanında olmaması, ithalata ilişkin carilerin garip şekilde şişmesine neden oluyor. Zamanında veya hiç gelmeyen transfer form ve dekontları cari hesapların yanlış olmasına neden oluyor.
Dijitalleşen yapıyla vergi dairesi ve SGK kurumlarındaki bir çok işlemi internet ortamında kontrol edebiliyor, döküm de alabiliyoruz. Ancak Gümrük Müdürlüğünde firmaya ait bilgiler olduğu halde muhasebe olarak göremiyoruz. Firmaya ait ithalat beyannamelerini ve gönderilen transferleri sorgulayabilmek muhasebe kayıtlarını daha sağlıklı yapacaktır. Zira muhasebecilerin ithalata ilişkin kayıtları doğru yapabilmesi için ilgili bilgilere ulaşması gerekiyor.
Muhasebeciler her sene ithalatçı belgesini muhasebe kayıtlarını göre düzenler. Oysa ki muhasebecilerin ancak kendilerine gelen evrak üzerinden işlem yapabilir. Oysa ithalatı yapılıp muhasebeye gelmeyen işlem de olabiliyor. Bu nedenle muhasebecinin sözleşme yaptığı mükellefin ithalat ve transfer bilgilerini görebilmelidir. Bütün bu bilgiler Gümrük Müdürlüğünde kayıtlıdır. Bu sayede ithalata ait gümrük beyannamesinden tutunda, gönderilen transfere kadar bir çok bilginin sağlıklı kontrolü sağlanabilir. Yetkililerden talebimiz, muhasebecilerinde gerekli bilgilere ulaşabilmesi için yetki tanınmasıdır. Siz de aynı görüşte misiniz?